Listeye Geri Dön
http://Katı%20Katı%20Macerası%20-%20Koalia%20hikayeleri%20tarafından%20bir%20hikaye

Katı Katı Macerası

Mor bulutlarla dolu güzel bir yaz gününde, Şıkırık adında meraklı bir goril, yeni taşındıkları eski bir malikanenin çatı katına erişim sağlayan sarı merdivenleri dikkatlice çıktı. Çatı katı karanlık, tozlu ve biraz ürkütücüydü ama onun bavul dolusu merak duygusu her türlü korkuyu bastırıyordu. Işığı açtığında, gözlerinin önüne serilecek büyük keşiflerle dolu bir evren hayal etti.

Köşede, bir sandık dikkatini çekti. Masif, üzeri tozla kaplı, ahşabı yılların izlerini taşır haldeydi. Sandığı açtığında, içinden bir sürü eski püskü oyuncak, sararmış mektuplar ve esrarengiz bir uzaktan kumanda çıktı.

Şıkırık, uzaktan kumandayı eline aldı ve düğmelerine bastı. Ancak kumanda ne bir televizyon ne de başka bir elektronik cihaza bağlıydı. Kendini bir anda loş, büyülü bir ışık tünelinde buluverdi. Tünelin sonunda, yayvan bir yüz ifadesiyle bir kaplumbağa onu bekliyordu.

— Merhaba, ben Tavşan, dedi kaplumbağa canayakın bir şekilde.
— Tavşan mı? Ama sen bir kaplumbağasın, diye gülümsedi Şıkırık.
— Evet, ismim Tavşan ama aslında adım Kapka. Bu sihirli kumanda seni buraya getirdi sanırım, diyerek açıklamaya başladı Kapka.

Şıkırık, uçarcasına heyecanlıydı. Bu mistik çatı katında yol arkadaşlarıyla birlikte büyük bir maceraya çıkacaklarını sezdi.

Kapka yere serilmiş eski bir harita çıkardığında, işler hız kazandı.
— Bu harita, kayıp hazinenin yolunu gösteriyor, dedi Kapka gözleri parlayarak.
Harita, göz kamaştırıcı bir sarayın simgesini işaret ediyordu. Hazine, sarayın gizli odalarında saklıydı ve ulaşmaları için bir dizi bulmacayı çözmeleri gerekiyordu.

Yürüdükleri yol bir süre sonra dar bir koridora açıldı. Koridorun başında, eski bir yazıyla Sadakati göster, sırrı keşfet yazıyordu. Şıkırık ve Kapka satırlara bakıp düşündüler.
— Sadakat, belki de birine güvenmekle ilgilidir, dedi Şıkırık.
Kapka, sandığında bulduğu eski bir anahtarı çıkardı. Şıkırık'a:
— Bu anahtar eski dostum Çınar tarafından bana verilmişti. Ona güvenerek bu anahtarı denemeliyiz, dedi.
Anahtarı dikkatlice kapıya yerleştirdiler ve kapı yavaşça açıldı.

İçeri girdiklerinde, sarayın devasa salonuna ulaştılar. Tavana asılmış kristal avizeler, taş sütunlar ve muhteşem halılar karşılarında duruyordu. Salonda ilerlerken, yolunu kaybetmiş bir maymunun sessiz ıslığını duydular.
— Merhaba, ben Fikri! Bana yardım edebilir misiniz? Yüksek tavanlar nedeniyle yönümü kaybettim, dedi maymun.
— Tabi ki, önce bu bulmacayı çözmemiz gerek, diyerek Kabah ve Şıkırık, birlikte maymunun yönü hakkında ipuçları vermeye başladılar.

Salonun ortasında büyük bir masa ve üzerinde bir sandık gördüler. Sandıkta ise bir kilit ve yine bir bulmaca vardı: Kardeşlerinin izini sür, sarayın sırlarını öğren. Birbirlerine baktılar ve düşünmeye başladılar. Kapka sabırlı ve sakin bir şekilde.
— Benim kardeşlerim! Aslında bu mekanları zamanında gezen diğer kaplumbağalar ve goriller olmalı. Her biri bu saraya bir iz bırakmış.
Şıkırık dikkatlice etrafa bakarken, taş sütunlarda küçük işaretler fark etti. Haritanın işaret ettiği odalara ulaşmak için bu işaretleri takip etmeye başladılar.

Birinci odaya geldiklerinde, orada kadim zamanlardan kalan bir duvar yazısı buldular. Yazıda, Sevdiklerinle paylaş ki hazine senin olsun yazıyordu. Anında anladılar ki bu hazine, sadece fiziki bir mal olmamalıydı. Sevgi, arkadaşlık ve güveni simgeleyen bir değer olmalıydı.

Şaşkın bir şekilde üç odadan geçtikten sonra en sonunda hazinenin bulunduğu son odaya vardılar. Kapıyı açtıklarında, altın ve mücevherlerin yanı sıra, yazıyla yazılmış bir mesaj buldular: Gerçek hazine, bu yolculukta kazandığınız dostluk ve güvendir.

Şıkırık ve Kapka, birbirlerine derin bir anıyla baktılar. Bu macera onları birbirine daha da yakınlaştırmıştı. Güven ve dostluk kavramlarının önemini yeniden anlamışlardı.

Bilge goril dostumuz Şıkırık ve cesur dostu Kapka, hazinenin materyal değerlerinden ziyade, bu yolculuklarında kazandıkları anılar ve dostluklar ile daha mutlu oldular.

Şıkırık tekrar uzaktan kumandayı eline aldı, son düğmeye bastı. Loş tünel yeniden açıldı ve kendisini tekrar çatı katında buldu. Çatı katı artık ona karanlık değil, keşiflerle dolu bir macera alanı gibi görünüyordu.

Ve böylece Şıkırık, kendisini böylesine güzel bir maceraya taşıyan çatı katının ve uzaktan kumandanın değerini anladı.

Paylaşmak

Laisser un commentaire

8 + seventeen =